Sanatla Kurduğu İlişki ve Koleksiyonuyla Zeynep Sever Demirel

Fenerbahçeli eski kaleci Volkan Demirel ve eşi Zeynep Sever Demirel bir süredir sanata olan ilgileri ve oluşturdukları koleksiyonla gündemde. Resimden heykele ve fotoğrafa kadar pek çok farklı teknikte eseri bir araya getiren ikili, çevrelerine de sanat merakını aşılamaya devam ediyor. Zeynep Sever Demirel’e koleksiyonerliğe nasıl başladığını ve hedeflerini sorduk.

Hazırlayan: Serdar Acar

Öncelikle merhaba. Sizi uzun zamandır severek takip ediyoruz ama yeni tanışacak olan okurlarımız için biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Uzun yıllar Belçika’da yaşadım, orada büyüdüm. Erken yaşta modelliğe başladım, sonrasında Belçika güzeli seçildim ve evlenip Türkiye’ye yerleştim. Türkiye’ye döndükten sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi Sinema ve TV Bölümünden mezun oldum, ardından kendi yapım şirketimi kurdum.

Sanata olan merakınız nasıl gelişti ve koleksiyonerliğe nasıl adım attınız?

Sinema da görsel sanatların bir çeşidi olduğu için aslında ben zaten sanatın içindeyim. Bir dönem amatör fotoğrafçılık yaptım. Kendi kısa filmlerim, video art’larım var. Geleneksel ve modern sanat tarihine ilgim zaten vardı küçüklüğümden beri. Sanata çok değer verilen bir ülkede, Belçika’da büyüdüm. Koleksiyona başlamamız bir abimizin yönlendirmesiyle oldu.

Sizce koleksiyonerliğin sanatın gelişimi yönündeki katkıları neler?

Her şeyin dijitale evrildiği bir çağa giriyoruz, sanatın bile. İnsan emeğinin gitgide azaldığı ancak bir o kadar da değerleneceği bir dönem bu. Bunun devamlılığı için koleksiyonerlere büyük iş düşüyor.

Son derece geniş ve değerli bir koleksiyona sahip olduğunuzu biliyorum. Siz ve Volkan Bey’in sanata olan merakına da hâkimim. Peki bu ilgi kimin öncülüğünde gelişti diye sorsam! Ya da sanata olan ilgi, en başından beri ortak özelliklerinizden biri miydi?

Sanata ilgisi olan taraf hep bendim fakat bu denli büyük bir koleksiyona başlamamızı destekleyen Volkan oldu. Ben ateşi yaktım, o büyüttü diyelim.

Koleksiyonunuzun ilk parçası hangi sanatçıya ait?

Devrim Erbil olması lazım.

Spor camiasına mensup koleksiyonerlere baktığımızda, Volkan Bey’in bu işe gösterdiği ilgi ve ciddiyetle bir öncü olduğunu düşünüyor musunuz?

Koleksiyon yapan birileri var mı, bilmiyorum spor camiasında. Ama Volkan’ın kendi arkadaş çevresine bir sanat merakı aşıladığı doğru.

Koleksiyonu beraber mi oluşturuyorsunuz? Beğenilerinizin farklılaştığı, anlaşmazlığa düştüğünüz zamanlar oluyor mu? Nasıl bir karar verme süreci işletiyorsunuz?

Evet tabii ki oluyor. Baskın olan taraf kazanıyor diyelim. Ben daha az ve öz taraftarıyım. Volkan ise daha çeşitli ve geniş bir bakış açısıyla bakıyor.

Koleksiyonunuzu belli bir üslup birliği ya da kavramsal çerçeve etrafında mı oluşturuyorsunuz?

Yok, hayır. Öyle bir ayrım yapmıyoruz.

Görüldüğü kadarıyla koleksiyonunuzda çağdaş Türk sanatının önde gelen isimlerinin yanında genç sanatçılara da yer veriyorsunuz. Resimden heykele ve fotoğrafa kadar geniş bir seçkiden oluşan koleksiyonunuzda yabancı sanatçılar da mevcut mu?

Evet tabii ki. Tigran Tsitoghdzyan, Vav Hakobyan, Laurence Jenkell aklıma gelenler.

Sanatçıların özellikle son dönemde dijital sanata ağırlık verdiğini görüyoruz. Sizin dijital sanatla ilgili görüşünüz nedir? Koleksiyonunuza eklemeyi düşündüğünüz dijital sanat çalışmalar var mı?

Biraz önce de söylediğim gibi dijital çağa geçiyoruz, sanatın dijitale evrilmesi de bana göre çok doğal. Farklı medium’lar aracılığıyla bize ulaşması, bir işin sanatsal değerini değiştirmez. Bir Refik Anadol işini koleksiyonumuzda görmek isterim.

Birçok koleksiyoner çoğu zaman ellerindeki eserleri sergileme ihtiyacı duyuyor. Sizce bu sahip olma-sergileme ihtiyacının altında yatan etken nedir? Sizin bu konuda çalışmalarınız var mı?

Volkan’ın da böyle bir fikri var. İlerleyen dönemde bunu gerçekleştirmeyi planlıyor. Sanırım bir sanatçı için eserinin beğeniye sunulması ve beğenilmesi nasıl bir hisse koleksiyoner için de öyle.

Koleksiyonunuza ait bir tasarınız var mı? Mesela bir sonraki eserin hangisi olacağı şimdiden belli mi? Yoksa spontane bir şekilde mi gelişiyor bu süreç?

Spontane gelişiyor diyebiliriz. Tabii ki koleksiyonumuza dahil etmek istediğimiz bazı sanatçılar da var.

‘’Kesinlikle koleksiyonumda yer almalı’’ dediğiniz bir sanatçı var mı?

Birçok yabancı isim var aslında. Türkiye’den Mehmet Güleryüz.

Ve son olarak, Instagram hesabınızda bazen kendi resim çalışmalarınızı paylaştığınızı görüyorum. Geleceğe yönelik planlarınız arasında bir kişisel sergi projesi olabilir mi?

Pek sanmıyorum, çok severek resim yapıyorum. Yaparken mutluluk duyuyorum. Fakat böyle bir planım yok.

”Her şeyin dijitale evrildiği bir çağa giriyoruz, sanatın bile. İnsan emeğinin gitgide azaldığı ancak bir o kadar da değerleneceği bir dönem bu. Bunun devamlılığı için koleksiyonerlere büyük iş düşüyor.”

twartgallery

See all author post

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar markadır.