Genç Sanatçı Berna İnan

Genç sanatçı Berna İnan, içindeki naif duyguları renklerin diliyle açığa vuruyor. Çevremizi saran sert ve boğucu hatlar onun paletinde oluşan tonlarla hafifliyor, dinginleşiyor ve doğayla buluşuyor. İnan, doğanın sonsuz yaşam hissini zarif ve yumuşak renklerle izleyiciye aktarıyor

H a y a t l a  b ü t ü n l e ş e n  r e n k l e r …

B e r n a İ n a n

Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resimiş Öğretmenliğinden 2020 yılında mezun olan Berna İnan, çalışmalarına Tekirdağ’daki atölyesinde devam ediyor. Sanatçı, genç yaşına karşın işlerindeki derin tinsellikle dikkat çekiyor. Özellikle kullandığı renkler ve fırça darbeleriyle özgün bir üslup yaratmayı başaran sanatçı, insanın doğayla kurduğu ilişkiye karşı “haklı bir isyan”ı resmediyor. Berna İnan, sanatını ve renklerindeki anlamı anlatıyor.

Merhaba Berna, oncelikle okurlarımız icin biraz kendinden soz eder misin?

Merhaba. 1998 yılında Tekirdağ/Çorlu’da doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Tekirdağ’da tamamladım. 2020 yılında Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim-iş

Öğretmenliğinden mezun oldum. Birçok yarışmadan sergileme ve ödül aldım, birçok karma sergiye katıldım. 2019 yılında TÜYAP 29. İstanbul Sanat Fuarı’nda ve 2020 yılında ArtAnkara Çağdaş Sanat Fuarı’nda yer aldım. Tekirdağ’da kendi atölyemde çalışmalarıma

devam etmekteyim.

Genc yaşına karşın calışmalarında derin bir tinsellik gozlemleniyor. İstikrarlı ancak surece baktığımızda değişimi elden bırakmayan bir gidişat icerisindesin. Bu olgunluğu yakalama surecinde, bizlerin şahit olmadığı yoğun bir deneme, arama, uretme aşamasından gectiğini soyleyebilir miyiz?

Üniversiteden yeni mezun oldum, halihazırda deneyimlerimi artırma sürecindeyim. Değişim ve gelişim doğamızın bir parçası. Doğadan aldığım ilhamla kendime kattıklarımsa zamanla fırçamın izi oluyor. İçimdeki coşkuyu boyayla harmanlamak, tuvalle iletişim kurmak beni ben yapıyor. Devam etmekte olan ve hayatım boyunca devam edecek olan sanat serüvenimde destek aldığım ve yardımlarıyla kendime değer kattığım çok değerli yol göstericilerim var. Hayatıma dokunan ve bende iz bırakan üç öğretmenim oldu. İlki ilkokulda tanıştığımız, çok sevdiğim resim öğretmenim. Bana ilkokuldan beri “resim öğretmeni ol!” diyerek aslında resimle tanışmamı sağladı ve bana bu alanda hayaller kurmayı öğretti. İkincisi lisede gittiğim sevgili atölye hocam. Ben Anadolu lisesinden mezun oldum, ilkokuldan bu yana aklımda hep resim vardı ve bu alanda yürüyebilmem için ders almam gerektiğini biliyordum. Kendisinin atölyesinde ders alma imkânı buldum. Bir buçuk yılda kendisinden birçok şey öğrendim, en önemlisi de “Çizmeye devam et!” demesiydi. Üçüncü öğretmenimse üniversite de kendisinden dört yıl boyunca ders aldığım sevgili atölye hocam… Bizi ciddi anlamda çalıştırdı ve bu alanda disiplinli olmayı, aynı zamanda denemeyi hiç bırakmamamız gerektiğini öğretti. Öğrendiğim ve bende bıraktıkları cevherler hiç pes etmemek, sürekli araştırmak, denemek ve korkusuzca üretmeye devam etmek…

Calışmalarına baktığımızda, işlediğin konuların ve kişiliğinin sadece kompozisyon ve yuzeydeki hikayeyle sınırlı kalmadığını, kullandığın renkler ve fırçanla da desteklendiğini goruyoruz. Neredeyse monokrom diyebileceğimiz resimlerindeki renklerin dilini, sozunu ve sebebini acıklayabilir misin?

Doğanın naifliğini renklerin diliyle sunmanın en önemli yöntemlerden biri olduğu görüşündeyim. İlhamımı aldığım, yaşadığım çevrede gözlemlediğim insan yapılarındaki kontrastı, kullandığım tonlarla hafifletmeyi seviyorum. Dokularla, çizgilerle, ögelerle çevrelediğim tuvalim üslubumu oluşturuyor. Renklerin grisini yelpazemde kullanmaktan büyük zevk duyuyorum. Çok hareketli, inişli-çıkışlı bir kişiliğe sahip değilim. Renk seçimimde bu yapım oldukça etkili oluyor. Paletimde oluşan renklerin hayatı kendi hayatımla bütünleşiyor bir manada.

İşlediğin konuları “haklı bir isyan” şeklinde tanımlayabilirim. Renkle, imgeler ve fırcayla anlattığın, aslında savunduğun bu duşunceleri bize cumlelerinle anlatmanı istesem… Doğa bizlere kalan en büyük miras. Doğanın tüm canlılara kucak açmasına karşın insanoğlunun doğaya o kadar iyi davranmamasına çalışmalarımla karşılık veriyorum. İnsanoğlu yüzlerce fabrika kurup atıklarını bilinçsizce bırakırken bir yandan da en basit çöpü bile doğanın renklerine atıyor. Bu eylemlerden dolayı renklerimi daha zarif ve daha yumuşak kullanarak doğanın sonsuz yaşam hissini perspektifimle izleyicilere aktarıyorum. Tekirdağ, Türkiye’nin sanayi bakımından en zengin şehirlerinden biri. Şehirde 4 bin civarında fabrika bulunuyor. Bu çevrede büyümemin sanatı ifade edişimde, tepkimi ortaya koymamda büyük etkisi var.

“Renklerimi daha zarif ve daha yumuşak kullanarak doğanın sonsuz yaşam hissini perspektifimle izleyicilere aktarıyorum.”

“Sanat benim iletişimimdir, ifademdir. Kendimi en huzurlu hissettiğim ve huzurlu hissettirmek istediğim yerdir. Bir dünyadır ve benim dünyamdan bir parçadır.”

Genc bir sanatcı olarak sanat tarihinden kendine ornek aldığın bir isim var mı? Ve bu ismin sana ilham olmasının sebebi nedir?

Sanatımın temel etmenlerinden birinin gözlem olduğunu söyleyebilirim. Bu bağlamda Monet beni ben yapandır. Özellikle Saman Yığınları, Monet ile tanışma vesilem. Renklere olan bakış açısıyla, fırça darbeleriyle kendimle de buluşmuş oluyorum. Ruhumdaki sakin ve barışçıl imgeleri yansıtmayı seviyorum. İlham alırken de bilinçaltımın huzur arayışıyla karşılaşıyorum. Bu arayıştan ötürü Giorgio Morandi’nin sakinliği ve dinginliği de kendimi bulma konusunda bana yardımcı olmuştur.

Bulunduğun noktadan Turkiye’deki sanat piyasasını nasıl değerlendirirsin? Ozellikle genc sanatcıların gorunurluk kazanması ve kendilerine yer bulabilmeleri konusunda ne dersin?

Sanat piyasasında genç sanatçılar için problemli yönler olduğu kanısındayım; özellikle de gelişmekte olan bir sanatçı olarak. Sanatçının kalıplara sığdırılmak istenmesi sanatta kısıtlayıcı ve engelleyici bir durum. Yenilik ve yolda olmak piyasada göz ardı ediliyor. Genç bir sanatçı için en motive edici eylemlerden biri destek görmek. Deneyim alışverişi için ortam sağlamak, yol göstermek bir bakıma ihtiyaç. Aslında sanatçıların ve ortamın gelişimi bakımından bunun çok etkisi var. Köklü galerilerin destek faaliyetlerinde bulunması, gelişim çabası içinde olan genç sanatçılar için fazlasıyla mühim. Kişisel sergi imkânlarının, sanatçının özgüveni, geleceği ve sanat anlayışı üzerinde büyük etkileri olacağını düşünüyorum bu sebeple.

Ozellikle ulkemizde ve akademilerde de cok tartışıldığı icin sormak istiyorum; yeni mezun genc bir sanatcı olarak, sanat eğitiminin teknik oğretiyi dışarıda tutarak soruyorum sanat piyasasına atılmak icin yeterli bilinci sağladığını duşunuyor musun?

Deneyimlerimden bahsedecek olursam, süreçte karşılaştıklarımın bakış açımı etkilediğini fark ettim. Akademik öğrenim sadece sanat eğitimi açısından temelimizi oluşturuyor, çünkü dört yıl çok kısıtlı bir süre. Şu an geride bıraktığım dört yıla dönüp bakıyorum; evet, temelim var lakin öğrenip deneyimlemem gereken birçok eylem ve okumam gereken birçok kitap var. İnsanın kendini geliştirmesi çok önemli, özellikle de genç bir sanatçı olarak. Mezun olduktan sonra görülüyor ki, hayat önümüze üniversitede düşlediğimizden çok farklı bir şekilde çıkıyor. Bu süreçte sabırlı olmanın önemi büyük.

Gelecek hedeflerin ve planların nedir? Yakın zamanda bizleri  bekleyen bir projen var mı?

Gelişim bir süreç, ve gelecek planlarım için beni yönlendiren belirleyici bir etmen. Geleceğe bu etmenle şekil vermek, planlarımı belirlemede her zaman önemli olmuştur. Kendime ait bir atölyede sanat üretimime devam etmek, gelişimime odaklanmak öncelikli hedeflerimden. Bununla birlikte beni geliştirecek faaliyetlere yönelmek istiyorum. Gelişimime kattıklarımla beraber yüksek lisans yapmayı amaçlıyorum. Ayrıca gerçekleştirmeyi istediğim kişisel sergi açma hedefim doğrultusunda ilerliyorum.

Son olarak, sanat kavramının “Berna” icin karşılığı nedir?

Sanat benim iletişimdir, ifademdir. Kendimi en huzurlu hissettiğim ve huzurlu hissettirmek istediğim yerdir. Bir dünyadır ve benim dünyamdan bir parçadır. Aktarımımdır, kendimi gösterme şeklimdir. Aslında tam olarak kendimi bulabilmektir.

 
Tags: Bernainan

twartgallery

See all author post

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar markadır.